DEVE DİKENİ
DEVE DİKENİ BİTKİSİ
Silybum Marianum
Kadim bir şifalı bir ot olan Deve Dikeninin anavatanı Orta Avrupa’dır. Deve Dikeni bitkisi taşlı zeminde yetişmektedir. Boyu 1,5 Metre kadar ulaşabilir. Mor-Pembe çiçeklerini dikenlerle kaplı kapsüller tutmaktadır. Yapraklarınınsa dişli yapısı ve beyaz desenleri dikkat çeker.
Deve Dikeninin şifalı bileşenleriyse çiçek kapsülünde gizlenmiştir. En önemli şifa özelliği karaciğeri toksinlerden ve ağır metallerden arındırmasıdır. Bu özelliğiyle yüzyıllardır severek kullanılan bir bitki olmuştur. Etken madde “Silimarin” sadece Deve Dikeni bitkisinde bulunur, bu da bu bitkinin en önemli etken maddesini oluşturur. Meyvesi olarak da adlandırılan çiçek kapsülündeki tohumları, çiçekleri aynı Karahindiba bitkisinde olduğu gibi sezon sonu pamuksu görünüm aldığında olgunlaşır. Olgunlaştıktan sonra Deve Dikenlerinin çiçek kapsülleri toplanır ve medikal uygulamalarda kullanılmak üzere ekstraktı çıkarılarak preparatlar şeklinde hastalara karaciğer temizliği ve karaciğer ile safra kesesinde gerçekleşen yağ metabolizması için verilir. Ayrıca hazmı kolaylaştıran etkiye sahip olan deve Dikeni tohumları, hazım problemlerinde de kullanılır.
Kullanılan Bitki Kısımları:
Deve Dikeni Meyvesi (Çiçek Kapsülü)
Etken Maddeleri:
Silimarin, yağ ve flavonoidler
Etkileri:
• Karaciğeri toksinlerden ve ağır metallerden arındırır
• Toksinlerin karaciğere alınmasını engeller
• Karaciğerin yenilenmesini sağlar
• Safra sıvısını artırır
• Hazmı kolaylaştırır
Etki gösterdiği hastalıklar:
Karaciğer hastalıkları, Karaciğer zehirlenmeleri, Karaciğer hasarlarının önlenmesi, Hazımsızlık sorunları, Karaciğer yağlanması, Siroz, Hepatit. İlaçların verdiği zararı en aza indirmede etkilidir.
Deve Dikeninin zehirlenmelerde ve Karaciğer hastalıklarındaki kullanımı çok eski tarihlere dayanmaktadır. Deve dikeni tohumunun karaciğeri nasıl temizlediğini ve nasıl detoks yaptığını burada öğreneceksiniz.
Karaciğerini Koru ve Tedavi Et
Kadim tarihten beri Deve Dikeni tohumu karaciğerin şifa bitkisi olarak biliniyor. Deve Dikeni içerdiği şifalı Silimarin maddesinin yardımıyla karaciğer temizliğini destekler ve bu organın tekrar yenilenmesini sağlar. En önemli bileşeni olan Silimarin öncelikle karaciğer hücrelerini güçlendiriyor, bu sayede toksinlerin içeri girmesi engelleniyor.
Araştırmacılar ayrıca antioksidatif ve antienflamatuar etkiden de bahsetmekteler. Bu özellikleriyle Silimarin, karaciğeri koruyucu madde olmasıyla öne çıkıyor. Deve Dikeninde bulunan Flavonoidler de ayrıca karaciğeri ve hücrelerini korumaktadır.
Deve Dikeni, alkol, ilaç veya çevresel zehirler gibi toksik maddelerden kaynaklanan karaciğer zehirlenmelerinde toksin maddelerini uzaklaştırmak için kullanılıyor. Ayrıca karaciğeri toksinlerden koruma özelliği taşımaktadır. Hepatit ve siroz gibi kronik enflamatuar karaciğer hastalıklarından korunmak için de Deve Dikeni büyük destek sağlıyor.
Deve Dikeni safra akışını sağlamasıyla birlikte doğal olarak hazmı kolaylaştırılır. Deve Dikeninin Silimarin gibi içerik maddeleri safra üretimini teşvik eder. Safra özellikle yağlı yemek sonrası yağ hazmını kolaylaştırır. Deve Dikeni böylece sağlıklı bir hazım sürecini kolaylaştırdığı gibi şişkinlik ve gaz problemlerini de engeller.
Sağlıklı bir Cilt için Etkisi
Cilt hastalıklarının bir çoğunun temel nedeni bozulmuş metabolizmadır. Metabolizmanın işlevselliği yeterli olmadığında ve bu nedenle toksik maddeler dışarı atılamadığında akne, iltihaplanmalar, ekzema gibi cilt hastalıkları ortaya çıkar. Karaciğerden toksinlerin dışarı atılması bu nedenle önemli bir rol oynar. Karaciğerin işlevselliği azaldığında bu durum, diğer organlarda olduğu gibi en büyük organ olan ciltte de büyük strese neden olur.
Oysa sağlıklı bir karaciğer vücuttaki detoksifikasyonu sorunsuz şekilde yürütür ve ciltteki stres yükünü azaltır. Böylelikle içeriden gelen sağlık ciltte kendini göstermeye başlar.
Deve Dikeni: Şifalı Devedikeninin Kullanım Şekilleri
Karaciğeri koruyucu etkisinden istifade etmek için Deve Dikeni dahili olarak alınmalıdır. Bunun için yılda 2 defa 30 gün (günde bir çay kaşığı) kür uygulaması yeterli olacaktır.
Devedikeni çayını tavsiye edilmemektedir çünkü içeriğinde bulunan en önemli temizleyici madde ‘Silimarin’ 40 derece üzerinde etkisini kaybetmektedir. Ayrıca ‘Silimarin’ suda çözünmez ve bu nedenle çayını demlemek yarar sağlamayacaktır.
Tadı fındığın tadını andırdığından, herkesin kolayca tüketebileceği bir tohumdur. Balın, pekmezin veya yoğurdun içine karıştırıp tüketebilirsiniz. Tohumları bütün şekliyle almanız önerilmez çünkü midede parçalanmayacaktır.
Ya aktardan 50 -100 gram öğütülmüş olarak az miktarda alabilir veya evde kahve öğütücünüzde kendiniz de çekebilirsiniz.
Lütfen öğütülen Devedikeni tohumlarını ağzını sıkıca kapattığınız bir cam kavanozda saklamayı ve kullanım sonrası hemen ağzını kapatmayı unutmayınız. Aksi takdirde öğütülmüş olan tohumlar hızlıca oksidasyona uğrar ve şifalı etkisi azalır.
Karaciğer hastalıklarına karşı da Deve Dikeni kullanılabilir. Hafif hazımsızlık problemlerinde dahi Deve Dikeni kullanabilirsiniz.
Yalnız mideniz boşken aç karnına tüketmemenizi tavsiye ederim. Aç karnına alındığında hafif karın ağrılarına neden olabiliyor. Bu nedenle yemekten yarım saat sonra alırsanız, şikayet oluşmadan kürünüzü tamamlayabilirsiniz.
Olası Yan Etkiler:
Papatyagiller familyasından (Asteraceae) herhangi bir bitki türüne karşı alerjiniz varsa Deve Dikeni kullanmayınız çünkü Deve Dikenine karşı da alerjik olma olasılığınız yüksektir.
Silimarinin Modern Tıpta Önemi
Deve Dikeni (Silybum Marianum) lila renkli çiçek yapraklarına sahip minik dikenleri olan bir bitkidir. Halk arasında Meryem Ana Dikeni veya Sütlükengel olarak da bilinir. Bu bitki dünyanın birçok yerinde yetişmekte ve geleneksel tıp alanında kadim tarihten beri şifalı bir bitki olarak bilinmektedir.
HPMC (Herbal Committee on Medicinal Products), yani Avrupa İlaç Ajansı'nın Bitkisel Tıbbi Ürünler Komitesi, Deve Dikenini geleneksel bitkisel ilaç kategorisine almıştır.
Deve dikeninde bulunan ‘Silimarin’ maddesi birçok olumlu etkilere sahiptir. Ayrıca içeriğindeki acı maddeler, flavonoidler ve diğer ikincil bitki maddeleri vücut fonksiyonlarında önemli etkilerde bulunur ve hazmı kolaylaştırır.
Dünya Sağlık Örgütüne göre Deve Dikeninden yapılan preparatlar antioksidatif etkiye sahip olup, toksik maddelerin atılmasını ve safra sıvısının artırılmasını sağlayarak, karaciğer hücrelerini korumaktadır.
Milyonlarca insan tarafından özellikle safra kesesi ve karaciğer işlevlerinin desteklenmesi için kullanılmaktadır.
Münferit araştırmalar Deve Dikeninin birçok faydasını ortaya koymuştur.
Deve Dikeni Karaciğeri Korur
Sık sık Deve Dikeninin karaciğere olumlu etkilerinden bahsedilmektedir. Geçekten de farklı birçok araştırmada ‘Silimarin’ maddesinin birbirinden farklı karaciğer hastalıklarını iyileştirebildiği ve karaciğeri Amatoksin gibi zehirlerden koruyabildiği kanıtlanmıştır.
Bir bilimsel araştırmada 25 şeker hastasına 4 ay süresince yemeklerden önce her gün günde 3 defa 200 mg ‘Silimarin’ verilmiştir. Deney sonucunda kan şekeri oranlarında önemli derecede düşüş tespit edilmiştir. Aynı zamanda kolestrol seviyesi, trigliseritler ve LDL gibi en önemli üç yağ değeri de ciddi oranda iyileşme göstermiştir. Bu nedenle araştırmacılar ‘Silimarin’ maddesinin diyabet hastalığında çok etkili bir madde olduğuna kanaat getirmişlerdir.
Alkolik Karaciğere Sahip İnsanların İnsülin Değerlerinin İyileştirilmesi
Yağlı bir karaciğere sahip insanların kanlarındaki insülin konsantrasyonları çoğunlukla yüksektir. Bu konsantrasyonlar, diyabet gibi metabolik hastalıkların öncüsü olabliyorlar.
Bir araştırmada alkole bağlı karaciğer yağlanmasına sahip 30 kişiye 12 ay boyunca günde 600 mg ‘Silimarin’ verilmiştir. Deney süresinin bitiminde deneklerin insülin değerlerinde ciddi bir iyileşme tespit edilmiştir.
Yüksek Karaciğer Değerlerini Düşürür
Transaminazlar Aminoasitlerin metabolize edimesi için önemli enzimlerdir. Öncelikle karaciğer hücrelerinde bulunan iki Transaminaz sınıfı (AST ve ALT), burada farklı birçok işlevde görev alır. Karaciğer hücreleri öldüğünde bu Transaminazlar kan akışına salınır ve bir kan testinde ölçülebilir. Belirli bir konsantrasyondan sonra ölçülen bu değerler yüksek karaciğer değerleri olarak nitelendirilir. Böyle bir bulgu karaciğerin hastalandığını gösterir.
Yine bir araştırmada alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasına ve yüksek karaciğer değerlerine sahip 22 hastaya 2 ay süreyle günde 140 mg ‘Silimarin’ verildikten sonra bu hastaların AST ve ALT değerlerinde önemli düşüş olduğu tespit edilmiştir. Bilim insanları bu bulgu sonrası Deve Dikeninin alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasında kullanılabileceği kanaatine varmışlardır.
Anne Sütünü Artırıyor
Geleneksel tıpta Deve Dikeninin anne sütünü artırdığı bilinmektedir. Hatta bir araştırma bunu kanıtlamıştır.
Bu araştırmada 63 gün süreyle 25 kaadına 420 mg ‘Silimarin’ verilmiştir. Bu kadınların plasebo grubundaki kadınlara süt hacminde gerçekten de %86 oranında bir artış görülmüştür.
Ancak bir yan etki tehlikesinin olup olmadığı henüz tam olarak açıklığa kavuşturulmuş değil. Bu nedenle anneler ve hamilelerin kullanmamaları tavsiye edilmektedir.
Deve Dikeninin Kilo Vermede Etkisi
Tam olarak kanıtlanmış olmasa da Deve Dikeninin zayıflamada etkili olduğu söylenmektedir. Ancak bilimsel olarak böyle bir etki kanıtlanamamıştır. Tahminlere göre Deve Dikeni tohumu safra sıvısını artırmasıyla birlikte hazmı destekleyerek kişinin kendisini daha iyi hissetmesini sağlıyor.
Peki Herhangi Bir Yan Etki Var Mı?
Deve Dikeni preparatları alımına dayalı istenmeyen bir yan etki çok nadir görülmektedir. Deve Dikeni oldukça iyi tolere edilir. Deve Diekninin papatyagiller familyasına ait olması nedeniyle özellikle papatyagiller familyasına karşı alerjisi olanlar Deve Dikeni kullanımından kaçınmalıdırlar. Cilt tahrişi gibi alerji semptomları oluşursa Deve Dikeni alımı hemen durdurulmalıdır.
Aynı şekilde sindirim sisteminde oluşan farklı semptomlar da yan etkiler olarak görülebilir. Özellikle Deve Dikenindeki acı maddeler hafif ishale veya bulantıya ve hatta mide-bağırsak sisteminde genel bir huzursuzluğa neden olabilir. Bu şikayetlerin oluşması durumunda alım dozu düşürülmeli veya durdurulmalı ve gerekirse bir doktora başvurulmalıdır.
Kapsüllerde daha yüksek dozların olduğunu unutmayınız, bu nedenle ürün kutusunun üzerinde tavsiye edilen doz miktarını aşmayınız, ve yemekten sonra alınız.
‘Silimarin’ içeriği öğütülmüş Deve Dikeni tohumlarında doğal olarak daha azdır. Öğütülmüş Deve Dikeni dozu şu şekildedir: Sabah kahvaltıdan ve akşam yemeğinden sonra 1 Çay kaşığı şeklinde alınız. Yemeklerden sonra tavsiye edilmesinin sebebi mide tarafından daha iyi tolere edilebilmesidir.
Deve Dikeni hakkında Dr. Eric Berg'in videosunu izleyiniz